Dobra Dobra Haber Gerçek Haberin Kaynağı
30.04.2024
Şanlıurfa / 17°C

10 Nisan 2024 - 05:32
Dicle’de Parlayan Yıldız : İhsan Işık’ta Göçtü
İbrahim Halil ÇELİK "Başta kederli evlatlarına, aile efradına, edebiyat camiası ile seni seven tüm dostlarına Yüce Rabbimden sabırlar diliyorum."
Dicle’de Parlayan Yıldız : İhsan Işık’ta Göçtü

İbrahim Halil ÇELİK  ;

 Gece  tam yarılanmış,  saat yirmi dördü iki dakika geçiyordu ki,  telefonuma: “ Canım babam İhsan Işık, emanetini teslim etti.” diye bir mesaj düştü . Oğlu Yunus  iletmişti bu acı mesajı . Bu mesaj nefesimi kesti. Birden yüreğim  durdu sandım. Tıkandım kaldım. Nefes alamaz oldum. Önümde duran demli Seylan çayımdan bir yudum içtim. Boğazım düğümlenen düğümü çözüldü. Kendime geldim. Elim birden kaleme gitti. İnna illallâh ve inna ileyhi raciün yazacaktım. 

      İhsan Işık ile ben Halk Eğitimi Başkanı olmadan  tanışırdım. 1974 yılında Diyarbakır’da çıkardığı ‘Çile’ isimli dergi için benden yazı istemişti. Gönderdiğim yazıdan çok memnun olmuş ve dostluğumuz o günden ta pandemi dönemine kadar kesintisiz devam etmişti. 

        Pandemi insanları evlerine hapsedince,  insanlar evlerinde yalnızlaşmışlar ve ilişkileri de dostluklarıyla en alt düzeye inmişti. Bırakın dostları kendi torunlarını bile göremez olmuşlardı. Dünya bir yapay cehenneme dönüşmüştü. Algı aklın önüne geçmişti. Dünya yapay bir belaya teslim olmuştu. Bu bela çok dostumuzu koparmıştı bizden. 

     Bizler Ankara’daki  dostlarla  ara sıra sosyal aktivitelerde bir arada olurken,  uzak illerdeki  dostlarımızla mücbir sebepler olmayınca görüşmek en alt seviyeye düşmüştü. İşte İhsan Işık ile olan görüşmelerimizde bu düzeyde idi. Ancak onun “ Biyografilerden Ansiklopediye “ dönüşen devasa eserleriyle hem hal oluyorduk. Özlediğimiz  dostumuzu  onun hazırladığı bu Ansiklopediden  buluyorduk. 

      Rahmetli  İhsan Işık’ın gayret ve özenle hayatta olan yazar, şair, düşünür ve fikir adamı ile  siyasetçi varsa onlardan ya bizzat kendisi onların hayat hikayelerini istiyor, ya da yazı ile onlardan bu hayat öykülerini talep ediyordu. Buna Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı yardımcısı olduğu dönemde bizzat şahit idim. Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı Mehmet Atilla Maraş ile birlikte yıllarca düşünce dünyasında kalem oynatan tüm yazar , şair ve çizerlere hizmet ettiler. İki hemşerim Maraş ve Işık ; Türkiye Yazarlar Birliği kurucu ve şeref başkanı D. Mehmet Doğan ile yıllarını bu uğurda şair ve yazarlara  yaptıklarına tanıklık ettik. Şimdi Ankara Şehir hastanesinde tedavi gören dostum ve kardeşim Koca Reis Doğan’a Allah’tan acil şifalar diliyorum. 

      Rahmetli İhsan Işık, önce zatürre olmuş onun bu tedavisi sürerken bir de  kanser teşhisi konulmuş.  Ama iş işten geçmiş. Meret hastalık dördüncü evresini çoktan geçirmiş. Ve bugün ağzımızın tadını kaçıran bu vefat hadisesini  oğlu Yunus’un mesajından öğrendim. Çok üzüldüm. 

    Bu onulmaz meret hastalık ne dostları aldı elimizden , ne dostlarımızı ? Ah ölüm!  Sen her kapıya eşit  şekilde uğrayan şaşmaz bir ilahi kuralsın.  Buna imanımız ölçüsünde canımız ,yanar ve buna dayanırız.  Ey ölüm! Sen bir hiçlik değil ;  cinana bir vuslat pasaportusun. Sen gurbetten sılaya  uçmak için bize bir uçak biletisin. Sen ruhların avdet ettiği bu fani dünyadan yaptığının karşılığını görmek için ahirete bir terhis teskeresin. Ahirete  bizden önce  göçen güzel dostlarımıza  selam olsun. Günü gelince bizde çıkacağız bu ilahi sefere. Ne mutlu  arkamızdan hayırla yad eden dostlarımız olursa? 

     Senin gözümün önünde gitmeyen o geniş anlın, o mütebessim çehren, hele çenendeki o gamzen ve o düşünceli melul melul bakan gözlerin bana hep  Dicle’nin çileli akışını hatırlatırdı. Basra körfezinde  Dicle ile  Fırat’ın kavuştuğu Şatt ü l Arap gibi idin. Anadolunun her  rengini  bir Ansiklopedilerinde  toplayan derya misali bir yüreğe sahip bir fikir işçisi  idin.

     Sen  kadim Amid’in hem de Ruha’nın sanki hulasası idin. Hem Fuzuli’nin hem de Nabi’nin kokusunu senden alırdım. Sen, Necip Fazıl , Sezai Karakoç , Süleyman Nazif ve  Mehmet Akif İnan ile hem hal olurdun.  Sohbetlerin insanlara umut aşılardı. Çektiğin çileleri hep sinende bal eylerdin. Sen velut , tek başına  edebiyat fabrikasında çalışan iyi bir ustabaşı idin. İyi bir bürokrat ve iyi bir baba idin. Dostunu dostu kalmayı her şeyden üstün tutardın. 

         Allah rahmet eylesin.

          Mekanın cennet olsun. 

    Bugün edebiyat dünyası Dicle’de parlayan  yıldızı ;  İhsan Işık gibi bir  şairı , yazarı ,filologu ve Ansiklopedi yazarını  öte aleme  gönderdi.  Kederli ve hüzünlüyüz. Ama gönlümüz ferah çünkü sen mümin bir insan idin. İnancını hayatına tatbik eden bir müslim idin. 

      Ben  değerli bir dostumun , gönüldaşımın , fikir arkadaşımın bu ölümsüzlük alemine gidişine  iştirak edemediğim için çok üzüldüm . Ruhun şad olsun. Senin  geride bize  bıraktığı tüm eserlerin yüreğimizin  büyük hediyesi olarak aramızda yaşayacaktır. Gönüldaşlar yüreklerini tüm dostlarına açan birer yıldızlardır. Yıldızlar gökte insanlara yol gösterir, yazarların  eserleri ise insanların gönüllerine ve fikirlerine yol gösteren birer pusulalardır. Hayırla yad edilen insanların ekserisi geriye bıraktıkları eserleriyle anılırlar. 

       İnsanlar geride bıraktıkları eserlerle anılırlar   Sen değerli dostum bıraktığın bu eserlerinle  hayırla yad edileceksin. Kalemin sussa da,  eserlerin okuyucuyla  hep konuşacaktır.  Dil sukuta erer, yazılanlar insanlara hep ışık olur. Kişi eserlerinin toplamıdır. Her eser bir hayırlı bir evlat gibidir. Gözün arkada kalmasın  aziz dostum, yolun açık olsun. Bugün senin düğün günündür. Bizim için ise hüzün günüdir. 

     Başta kederli evlatlarına, aile efradına,  edebiyat camiası ile  seni   seven tüm dostlarına Yüce Rabbimden sabırlar diliyorum. 

     İnna lillahi ve inna ileyhi raciün



İsim Soyisim :
E-Mail :

Bu habere ilk yorumu siz yapın.